| | | | Araştırmada, zorunlu gıda harcamalarının yanı sıra, ev kirası, yakacak, ulaşım, giyim, eğitim ve kültür harcamalarından oluşan “asgari geçinme standardı”nın (yoksulluk sınırı) günümüzde 664 milyon lira düzeyinde olduğu vurgulanarak, memurların yarısının yoksulluk sınırının altında maaş aldığı belirtildi.
En düşük memur maaşının (hizmetli sınıfında çalışanlar) 163 milyon lira, en yüksek memur maaşının (üst düzey bürokrat ve genel müdürler) ise 4.5 milyar lira olduğu belirtilen araştırmada, en düşük maaş ile en yüksek maaş arasında yaklaşık 25 kat fark bulunduğu vurgulandı.
Kamu kurum ve kuruluşlarında, emsal memurlar arasında 37 farklı maaş uygulamasının bulunduğu belirtilen araştırmada, Devlet Bankalarının birbirinden farklı, Başbakanlığa bağlı kurumların birbirinden farklı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bağlı kurumlarda çalışanların birbirinden farklı maaş aldığı bildirildi.
Öğretmen maaşlarının ortalama 263 milyon lira, sağlık çalışanlarının maaşlarının ortalama 266 milyon lira, emniyet çalışanlarının maaşlarının ortalama 265 milyon olduğu vurgulanan araştırmada, devlet memurlarının temel sorunlarının başında maaşlar arasındaki adaletsiz dağılımın geldiği belirtildi.
“Kamuda tam anlamı ile maaş anarşisi yaşanmaktadır. Bu anarşi yüzünden kamu çalışanları mutsuz ve yorgundur” görüşüne yer verilen Türk Büro-Sen araştırmasında, ülkeyi yönetenlerin Anayasa’ya uygun düzenlemeler yaparak kamu çalışanları arasındaki ücret adaletsizliğini gidermesi istendi.
Mevcut ücret sisteminde başarıyı değerlendiren ve ödüllendiren bir düzenlemenin bulunmadığı vurgulanan araştırmada, bunun sağlanabilmesi için personel rejiminde ILO normlarına uygun bir düzenlemeye gidilmesi gerektiği kaydedildi. | |
