|
|
Ülkenin selameti için İstanbuldaki kaosa dur demenin kaçınılmazlığını gören İçişleri Bakanı ve Fatihin eski Belediye Başkanı Saadettin Tantan genel seçimlerden sonra, İstanbul Gibi İstanbul Projesini tam da bu gerekçe ile başlatmıştır. Amaç, etkin ve demokratik bir yönetim modelinin üretilmesi. Yöntem, bilimsel, bürokrasi ve siyasetten bağımsız bir ekip ve sivil toplumun da katılımıyla, sorunları saptamak, ve çözüm için yepyeni bir yönetim modelini geliştirmek NEREDE BAŞLAR, NEREDE BİTER? Pekiyi, İstanbul neresidir? Büyükşehir Belediye sınırları içi mi? İstanbul il sınırları içi mı? Yoksa İzmite ve Tekirdağına kadar uzanıyor mu? Nasıl yönetilmelidir? İşte İstanbula yeni bir yönetim modelini biçimlendirmek üzere çalışmalarını sürdüren ekibin yanıtlamaya çalıştığı sorulardan örnekler. İstanbulu yeniden yaşanabilir bir dünya kentine dönüştürmeye yönelik İstanbul Gibi İstanbul Projesinin koordinatörü Marmara ve Boğazlar Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Fikret Toksöz: İstanbulu iyi yönetmek ayrıcalık değildir, ulusal sorumluluktur diyor. Türkiye sıralamasında İstanbulun kişi başı kamu yatırımı açısından ancak 20. sırada olduğunu belirtiyor. 1985den bu yana süreglenen bu ihmalın gözle görülür olduğunu söylüyor. Yaşanabilir niteliğini yitirmiş İstanbula Tantan sahip çıkınca, İçişleri Bakanlığı ile Marmara ve Boğazlar Belediyler Birliği ekim 2000de bir protokol imzalar ve önümüzdeki ekimde bitirilecek proje başlatılır. YENİ MODELİN TEMELLERİ Yeni modelin ipuçlarını şimdiden üç düzlemde görmek mümkün. Küresel, bölgesel ve yerel düzlemde. Kalkınma metodolojisine gelince, afet yönetimi, çevre koruması gibi toplumsal ve hukuki eğitim, sosyal hizmetler türündeki sorunlara ise, yerel ölçekte çözüm aranacak. Katılım ve ortaklık anlayışı ile geliştirilen model şu temel kabuller üzerinde oturacak: İstanbul tarihi mirası olan bir dünya kenti Üniter devlet yapısı içinde AB kriterleri hedeflenecek Demokratik ve etkin yönetim modeli yeni bir kültür oluşturacak İstanbulun neresi olduğu belirsizlikten kurtulacak Göçün biriktirdiği sorunlara çözüm getirilecek İstanbulu iyi yönetmek ulusal bir sorumluluktur Yeni yönetim modeli oluşturulurken, İstanbulda karşılaşılan tüm sorunları ele alan ve çözüm arayan bir yaklaşım yerine İstanbul için stratejik önemi olan şu sorun alanları ele alınmakta: yerleşim ve imar; tarihi, kültürel ve doğal çevre; ulaşım; eğitim; sağlık ve sosyal hizmetler. BİRLEŞİK AVRUPANIN ÖNEMLİ MERKEZİ Fikret Toksöz, Sovyetler Birliğinin yıkılmasından sonra, küreselleşmenin İstanbula bir fırsat kapısını araladığını anlatıyor. Sovyetler Birliğinin kendine yetme politikası sonucu, 1915de Avrupanın 4. limanı olan İstanbul, hızla bu niteliğini kaybeder. Kentlerin artık dünyayı yönetecek güce geldikleri günümüzde ise, İstanbula uygulanacak kalkınma modeli, İstanbulu yeniden yaşanabilir bir kente dönüştüreceğI gibi, bölge coğrafyasını etkilecek nitelikte. Fikret Toksöz, New York, Tokyo, Londra gibi kentlerden sonra, İstanbulun önemli kentler arasında yerini alabileceğini ve bölgesel birleşik Avrupanın önemli bir merkezine dönüşebileceğini düşünüyor. ARTIK KASABADAN GELİYORLAR Göç hızının değiştiğine, İstanbula gelenlerin artık kasabalardan geldiğine dikkat çekiyor, yoksul köy edebiyatının bittiğini söylüyor. Projenin katılımcı olmasının başarısını sağlayacağını belirtiyor. 23 kategoriye göre düzenlenmiş soruların odalardan muhtarlara, kaymakamlardan bireylere herkese sorulacağını anlatıyor. Kamu yönetimin işlevi, örgüt yapısını, finansman modelini, karar sürecini, kaynakları, denetimi gibi kabulleri tartışmaya açan proje, İstanbulun sınırlarını da saptayacak. Her biri kendi alanında başarı örneği olan kentlerin yönetim modeli mercek altına tutulacak. Bir planlama otoritesini kurup özgün bir planlama örneği olan Atina, ulaşımda New York, çevre ve tarihi korumada Paris ve Roma, deprem önlemleri açısından Kaliforniya örnekleri incelenecek. NASIL BİR İSTANBUL... Konsolide bütçesi 3.5 milyar dolar olan İstanbulda kaynak israfı da incelenecek. Fikret Toksöz 15 yılda 50 milyar dolara gelen bu harcamanın Türkiyenin dış borcunun yarısı anlamına geldiğini belirtiyor. Hedef şöyle özetlenebilir: Saydam, etkin, kaynak israfını önleyecek, sürdürülebilir bir gelişmeyi sağlayacak, günümüzün gereksinimlerine ve 21. yüzyıl için Türkiye ve bölgenin öngörülerine yanıt verebilecek kapsamda ve esneklikte bir yönetim modeli. | ||||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||