|
|
|
NASA ile işbirliği yapan Amerikalı bilim adamları, uzay boşluğunun son derece soğuk şartlarına benzer laboratuar ortamında ilkel hücreler üretmeyi başardı. Bilim adamları bu yapıların, zamanla ilkel bir yaşam türüne dönüşen, kendi kendine çoğalan moleküllerin muhafaza edilmesinde önemli bir rol oynadığına inanıyor.
Bu moleküllerin Dünyaya kuyruklu yıldızlar, meteor parçaları ve gezegenler arasındaki tozlarla taşınmış olabileceğini düşünen araştırmacılar, canlı hücre zarının oluşumu için gerekli moleküllerin uzayın her yerinde mevcut olduğunu, bu nedenle evrenin her yanında yaşam olabileceğine inanıyor.
|
|
| Deneydeki hücrelerin bazılarının çok ilginç bir 'iç yapısı' var
| |
NASAnın Ames astro-kimya laboratuarı, Kaliforniya Üniversitesi kimya ve biyokimya bölümü bilim adamları, deneylerinde su, metanol, amonyak ve karbon monoksit içeren buz moleküllerinden yararlandı. Uzaydaki koşullara benzer koşullar elde etmek için bu moleküllere vakum ortamında mor ötesi ışın gönderildi. Bunun sonucunda, suya batırıldığında sabun köpüğündeki baloncuklara benzer çok ince zarlar oluştu. Canlı olmayan bu yapıların hem iç hem de dış yüzeyleri olduğu görüldü.
Bilim adamlarının bu çalışması, yaşamın başlayabilmesi için önceden ortaya çıkmış bir gezegene ihtiyaç duyulmadığını ortaya koyuyor. Bir başka deyişle gezegenlerin oluşmasından çok daha önce, uzayın derinliklerinde yaşam başlamış olabilir. Uzayda yer olan bu kimyasal bileşenler, Dünya gibi müsait bir ortama ulaştığında, kolaylıkla yaşamı başlatabilir. |
|