 |
|
|||||
 |   |  |  | ||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||
  |
 |
|||||||
|
|||||||
|
|||||||
| Mirzaoğlu, kulelerin İstanbul Boğazı’nda Yomburnu, Garipçe, Rumelikavağı, Beykoz, Kanlıca, Kandilli, Üsküdar ve Ahırkapı’da inşa edileceğini bildirdi. Mirzaoğlu, şunları söyledi: “Projeyi, Marmara Denizi’ni içine alacak şekilde genişletme çalışmaları devam ediyor. Yüzde 10’luk bir maliyet artışıyla Marmara Denizi de projenin kapsam alanı içine alınacak. Bu sayede İstanbul Boğazı’nın Karadeniz girişinden itibaren Marmara Denizi, Çanakkale Boğazı ve oradan da Ege’nin derin sularına kadar geniş bir alan kontrol edilecek.” Boğazlara inşa edilecek gözlem istasyonlarında insan unsurunun yer almayacağını, bunun yerine radar, uyduyla haberleşme ve uzaktan kumandalı elektronik algılayıcıların bulunacağını kaydeden Mirzaoğlu, buradan gelen bilgilerin kontrol merkezinde değerlendirileceğini, daha sonra bu bilgilerin boğazlardan geçiş yapan gemilere iletileceğini anlattı. Mirzaoğlu, her gözetleme istasyonunun belli alana münhasır faaliyet yapacağını, Boğaz’da herhangi bir noktanın en az iki kule tarafından kontrol edileceğini kaydederek, biri arızalandığında diğerinin devreye sokulacağını söyledi. YILDA 700 BİN DENİZ VASITASI İstanbul Boğazı’nı yılda 50 bini yük, 650 bini de yerel deniz vasıtası olmak üzere toplam 700 bin geminin kullandığını, bu durumun da Boğaz’da trafik sorununu gündeme getirdiğine dikkati çeken Mirzaoğlu, İstanbul Boğazı’nın trafik sıkışıklığının Süveyş ve Panama’ya göre 3-4 misli daha fazla olduğunu bildirdi. Bakan Ramazan Mirzaoğlu, hayata geçirilecek olan Türk Boğazları Gemi Trafik Yönetim ve Bilgi Sistemi Projesi ile gemi trafiğinin ne artacağını ne de azalacağını belirterek, “Bu sistem her şeye rağmen kaza olma riskini azaltacak” dedi. Projenin maliyeti hakkında da bilgi veren Mirzaoğlu, makine teçhizatları için 19 milyon dolar, inşaat ve altyapı için 5 milyon dolar, sonradan ilave edilen Marmara Denizi için de 2.5 milyon dolar olmak üzere diğer giderlerle birlikte 30 milyon doların altında olacağını bildirdi. “BU PROJE TÜM DÜNYAYI İLGİLENDİRİYOR” Mirzaoğlu, Türk boğazlarının seyrüsefere açık olması nedeniyle bu projenin Türkiye’yi olduğu kadar tüm dünyayı yakından ilgilendirdiğini ifade ederek, şöyle devam etti: “Uluslararası camia, modern cihazların bir an önce devreye sokulmasını istiyor. Hatta IMO ‘Siz yapamıyorsanız, biz bu projeyi devreye sokalım, trafiği de biz kontrol edelim’ diyordu. Ancak kulelerin devreye girmesiyle buradaki trafiği biz kontrol altında tutacağız.” İstanbul Boğazı’na 110 yıldır ciddi hiçbir yatırım yapılmadığını, bu projeyle uzun süren ihmalin telafi edildiğini dile getiren Mirzaoğlu, daha sonra şunları söyledi: “Türkiye Cumhuriyeti olarak hiçbir zaman gemi geçişini sınırlamak istemedik. Her gemi ticaret demektir. Ne kadar fazla gemi geçerse, ekonomik fayda demektir. Ancak güvenli geçmek koşuluyla... Türkiye Boğazlar Tüzüğü’nü gerekli donanımlar olmadığı için tam olarak uygulayamıyordu. Bu proje tüzüğün tam olarak uygulamasını sağlayacak.” “GEMİ DEĞİL DENİZ YARATIĞI” Daha sora basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Mirzaoğlu, bir gazetecinin boğazlardan geçmek için bekleyen Çin’e ait uçak gemisine izin verilip verilmeyeceğini sorması üzerine bunun gemi değil, platform olduğuna dikkati çekti. Platformun 306 metre uzunluğunda, 75 metre yüksekliğinde ve 70 metre genişliğinde bir “deniz yaratığı” olduğunu belirten Mirzaoğlu, bu platformu römorkörlerin çekeceğini dolayısıyla bunlarla beraber uzunluğunun 550 metreyi bulacağını kaydetti. Mirzaoğlu, konunun detaylarına kadar araştırıldığını söyledi. KAMER GENÇ’E CEVAP VERDİ DYP Tunceli milletvekili Kamer Genç’in “Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne yüzme bilinmeyen elemanların alındığı” yönündeki iddialarının hatırlatması üzerine Mirzaoğlu, şöyle konuştu: “Bu müdürlüğe aldığım eleman sayısı 102’dir. Bunun yarısından fazlası özelleştirme kapsamında olan Gemi İnşa ve Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş’den gelen personeldir. Kanuni bir zorunluluk olarak ayrıca özürlü ve hükümlü alındı. Bunların dışında 43 geçici personel ataması yapıldı. Bu 43 kişinin 28’i İstanbul’dan, 15’i ise Trabzon ve Antalya gibi kıyı şehirlerinden. İçinde birkaç tane de Kırşehirli olabilir. Kırşehirli de bu ülkenin bir vatandaşıdır.” Mirzaoğlu, 10 yıla yakın bir süre Trabzon’da görev yaptığını, dolayısıyla çok iyi yüzme bildiğini ifade ederek, “İstanbul’dan aldığımız insanlar yüzme bilmiyorsa bunun sorumlusu ben değilim” dedi. Osmanlı İmparatorluğu’nda ilk donanmayı kuran Çaka Bey’i örnek veren Mirzaoğlu, “Çaka Bey, Orta Asya’dan gelen bir Türkmen’di. Yani Doğulu da, Orta Anadolulu da, Karadenizli de denizciliğe hizmet edebilir” diye konuştu. | ||||
| |
|||
 Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında |
|||
| |
|||
 |
|
 |
|||||||||||||||
   |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
 | |||||||||||||||||
