| 
Einstein'ın teorisinin yayımlandığı 'Annalen der Physik' dergisinin orjinali. | |
|
Einstein’ın İzafiyet Teorisi’ne göre, Dünya’nın kütlesi uzay ve zamanın bükülmesine neden oluyor. Einstein’ın ilk olarak 1905’te öne sürdüğü İzafiyet Teorisi kütle, ışık hızı ve enerji gibi kavramlara açıklık getiriyordu. Teorik bütünselliğine karşın Einstein’ın ortaya attığı kavramlar teorem düzeyinde kalmış ve pratikte kanıtlanamamıştı. Uydu 99 yıldan sonra ilk defa, söz konusu teorinin pratikte bir denemesini sunacak.
UZAY-ZAMAN BÜKÜLMESİ
Einstein’a göre, gezegenler, yıldızlar ve kara delikler zamanın daha yavaş akmasına neden olarak uzay-zamanı büküyorlar. Ayrıca, evren karşılıklı yerçekimi sayesinde yerinde duruyor. Yer çekimi olmasaydı, Dünya insanları, Güneş Dünya’yı, galaktik merkezler de yıldızları çekmeseydi, kısaca evrende yaşanan tüm maddelerarası çekim gücü olmasaydı, evren dağılır giderdi.
Einstein uzay-zaman sonsuzluğunun evrendeki tüm maddelerin çekim güçlerinin toplam sonucu olarak sekteye uğradığını ve büküldüğünü savunmuştu.
Stanford Üniversitesi bilim adamları Einstein’ın teorisinin test edilmesi fikrini ilk olarak 1959’da ortaya atmışlardı. Bu amaçla bi uydu fırlatılmıştı. 
 Einstein’ın izinden uzaya
KARADELİĞE GİDEMEDİĞİMİZ İÇİN
Bir karadeliğin uyguladığı yerçekiminin uzay-zamanın bükmesini gözlemlemek pek tabii ki oldukça basit olurdu. Ama pratik nedenlerden ötürü bu imkansız olduğu için, insanoğlu Dünya’nın uyguladığı yerçekiminin neden olduğu bükülmeyi gözlemlemek ile yetinmek zorunda. Dünya’nın yerçekimi gücünün uzay-zamana etkisi de sınırlı olduğu için, oldukça hassas aletler kullanılmak zorunda.
Einstein ışığın da bir madde gibi yerçekimi tarafından büküldüğünü ve bu nedenle ışığın düz çizgi olarak değil, bükülerek evrende yol aldığını düşündü. Buna göre ışık, yıldızların arasından geçerken “bükülerek” gözlemciye ulaşıyordu.
SESSİZ ORTAM, MUTLAK SOĞUK
Örneğin, dünyanın yörüngesinde dönen bir astronot söz konusu kuvveti hissetmez, ancak çok çok küçük maddeler Dünya’nın yıldızlara göre ufak kalan etkisini hissedebilirler. Ancak, deneyin hassasiyet için diğer faktörler de göz önüne alındı. Bilyeleri taşıyan kutu, ses dalgalarının bilyeleri etkilememesi için özel olarak üretildi. NASA kutunun dünyada üretilen en “sessiz” ortammı sağladığını iddia ediyor. Ayrıca, kendi moleküllerinin hesaplamaları bozmaması için, bilyeler mutlak sıfır derecesine kadar soğutuldu.
Projeyi üstlenen Stanford Üniversitesi teorik fizik profesörü ve proje direktörlerinden Francis Everitt, uydunun İzafiyet Teorisi’nin testi için yapılan en ciddi deney olduğununun altını çiziyor.
|
|
Türk Telekom’dan ücretsiz masal ve müzik servisi
