Home page
Haber Menüsü


Gelirin yarıdan fazlasını zenginler alıyor
En yoksul kesim olan nüfusun yüzde 20’si toplam gelirin yüzde 4.9’unu alırken, yine nüfusun yüzde 20’sini oluşturan en zengin kesimin ise toplam gelirin yarıdan fazlasını aldığı bildirildi.
Ankara
AA
13 Temmuz 2003— Araştırmada, kişi başına gelir düzeyinin düşük olduğu Türkiye’de gelir dağılımının da adaletsiz olmasının yoksulluk olgusunu ön plana çıkardığına dikkat çekilerek, ülke nüfusunun yüzde 12’sinin yetersiz beslenmeden ötürü açlık, yüzde 43’nün de yoksulluk sorunu ile karşı karşıya bulunduğu bildirildi.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Türk-İş tarafından yapılan araştırmada, Türkiye’de gelir dağılımının çalışanlar aleyhine dengesiz ve adaletsiz olduğu vurgulanarak, uygulanan ekonomik ve sosyal politikaların olumsuz yansımalarının gelir dağılımında görüldüğü kaydedildi.
       Ülke nüfusunun yüzde 20’sini oluşturan ve en yoksul kesim olan yaklaşık 13 milyon kişi toplam gelirin yüzde 4.9’nu alabilirken, en zengin kesim olan nüfusun yüzde 20’sinin ise toplam gelirin yarısından fazlasını aldığı belirtilen araştırmada, bu yapısıyla Türkiye’nin dünyadaki gelir dağılımı bozuk ülkelerin başında geldiği vurgulandı.
       Araştırmada, kişi başına gelir düzeyinin düşük olduğu Türkiye’de gelir dağılımının da adaletsiz olmasının yoksulluk olgusunu ön plana çıkardığına dikkat çekilerek, ülke nüfusunun yüzde 12’sinin yetersiz beslenmeden ötürü açlık, yüzde 43’nün de yoksulluk sorunu ile karşı karşıya bulunduğu bildirildi.
       Gelir dağılımındaki bozulmanın emek ile sermaye arasındaki dağılımda da görüldüğü ifade edilen Türk-İş araştırmasında, uygulanan politikalarla ücretli çalışanların milli gelirden aldığı pay düşerken, kira, faiz ve kar gelirleri toplamından oluşan sermaye gelirlerinin milli gelirden aldığı payın arttığı vurgulandı.
       
İŞGÜCÜ ÖDEMELERİNDE AZALMA
       Türk-İş araştırmasında, 1991 yılında yüzde 31.9 olan işgücü ödemeleri payının giderek azalma eğilimine girdiği anımsatılarak, işgücü payının 1994 yılındaki ekonomik krizi izleyen 1995 yılında yüzde 22.7’ye gerilediği kaydedildi.
       Daha sonraki yıllarda işgücü ödemelerinin milli gelir içindeki payının yükselerek 1999 yılında yüzde 30.7 olduğuna işaret edilen araştırmada, ancak yaşanan ekonomik kriz sonrası işgücünün tekrar gerileyerek 2001 yılında yüzde 28.3’e düştüğü belirtildi.
       İşgücü payı azaldıkça kira, faiz ve kar gelirleri toplamından oluşan sermaye gelirleri payının yükseldiği, 2001 yılında sermaye gelirlerinin milli gelirden aldığı payın yüzde 49.4 oranında olduğu bildirilen araştırmada, 2002 yılında istihdam içerisinde işveren payının yüzde 3.8, kendi hesabına çalışanların payının ise yüzde 23.4 olduğu ifade edildi.
       
KAMU İŞÇİ ÜCRETLERİNDE GERİLEME
       Araştırmada, 2001-2002 döneminde ortalama halen brüt 975 milyon lira olan kamu kesimi işçi ücretlerinin satınalma gücünde yüzde 14.4 oranında bir gerileme olduğu vurgulanarak, aynı dönemde enflasyonun kümülatif yüzde 118.8 olarak gerçekleştiği kaydedildi.
       2 yıllık dönem sonunda ücretlerde yüzde 87.4 oranında artış olmasına karşılık, aynı dönemdeki yüzde 118.8 oranındaki enflasyon nedeniyle ücretlerde yüzde 14.4 oranında bir gerileme olduğu belirtilen Türk-İş araştırmasında, bu yılın ilk 6 ayında ise yüzde 12 oranında enflasyonun gerçekleştiği bildirildi.
       
       
    TOP5 Bankaların kara tahtaları siliniyor  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları