| | | Gazete, sanatçının yaklaşık 30 yıllık ününe karşın hayranlarıyla yakın ilişki kurmaya ve derin bir tevazu içinde yaşamaya çabaladığını yazdı. Eserlerinde acı ve tutkunun izleri görülen sanatçının büyük ününe karşın gösterdiği tevazuya dikkat çeken gazete, Sezen Aksunun müzik yaşamı boyunca zirveden inmediğini kaydetti.
Londradaki Türklerin sanatçıyla ilgili görüşlerine de yer veren gazete, herkesin üç kuşağın onun müziğiyle büyüdüğü ve bu müziğe insanları çeken asıl unsurun ise şarkılarının sözleri olduğu konusunda fikir birliği içinde olduğunu belirtti. Sezen Aksunun Rotterdam konserinin, sanatçının ait olduğu toplumun tüm kesimlerinin yüreklerine nasıl dokunduğunun bir kanıtı olduğunu gösterdiğini belirten gazete, bu konserde başörtülü kadınlardan gençlere, zenginlerden fakirlere herkesin bulunduğunu hatırlattı.
GÜCÜ SEVİYOR
Gazete, sanatçının bir orta direk ailenin kızı olduğunu ve 1977 yılında piyasaya girdiğinde kendi şarkılarını yazan, besteleyen ve okuyan ilk kadın şarkıcı unvanını kazandığını ifade etti. Ünüyle ilgili olarak sanatçının, Önceleri bunu çok istemiştim, ancak sonunda bunun bir hastalık olduğunu anladım. Şimdi diğer insanlardan farklı olmayı kesinlikle istemiyorum dediğine işaret eden gazete, Sezen Aksunun şarkıcılığı sadece işi olarak gördüğünü, bunun için ayrıcalıklı olma fikrinden hoşlanmadığını kaydetti. Independent on Sunday, Sezen Aksunun popülaritesinin ona büyük bir güç verdiğini ve ünlü sanatçının ülkenin sorunlarına da duyarsız kalmadığını belirtti. Gazete, sanatçının güçten hoşlandığını, ancak bunu siyasi bir başarıya tahvil etmek gibi bir arzusunun bulunmadığını kaydetti.
| |