Home page
Haber Menüsü


Cenin’in ölümsüz kahramanları
Uri Avnery*/Guardian
16 Nisan — 1897 yılında, İsviçre’nin Basel kentinde yapılan Dünya 1. Siyonist Kongresi toplantısının ertesi günü Theodor Herzl, günlüğüne şu notu düştü : “Basel’da, Yahudi Devleti’ni kurdum..” Ariel Şaron ise, günlüğüne bu hafta için şöyle bir not yazmalı : “Cenin’de Filistinlilerin Devletini kurdum..”

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Tabii, böyle bir şeyi isteyerek yapmadı. Asıl amacı Filistin ulusunu yoketmek, kurumlarını ve liderliğini tamamen ortadan kaldırmak, sadece birkaç parça ve herhangi bir yere atılabilecek insan parçası bırakmaktı.
        Pratikte ise, bambaşka birşey oldu. Bölgedeki en büyük ve en modern teçhizatlı askeri gücün saldırısı ile karşı karşıya olan Filistinliler, cesetlerle dolu bir acı denizinin yüzeyine çıktıklarında, bellerini hiçbir zaman olmadığı kadar doğrultarak başlarını dikmiş oldular.
        Cenin yakınlarındaki küçük mülteci kampında, Filistinli değişik gruplar, bütün Arap uluslaranın kalplerine kazınacak büyük bir savunma muharebesi verdiler. Bir İsrailli subayın deyimi ile bu bir Filistin “Massada”sıydı. Milattan Sonra 71 yılında Yahudilerin Roma İmparatorluğuna karşı gösterdiği direnişi kastediyordu.
       
CENİN YENİ STALİNGRAD OLACAK
       Uluslararası medya, Cenin’den daha fazla uzak tutulamayıp korkunç resimler ortaya çıkmaya başladığında iki muhtemel şey belirebilir: Ya Cenin yeni bir Sabra ve Şatilla olacaktır, ya da Cenin yeni bir Stalingrad haline gelecek, yani kahramanlığın ölümsüz bir öyküsüne dönüşecektir. Bu ikinci olasılık, kesinlikle de yaşayacaktır.
       
FİLİSTİN ULUSUNUN ‘RUHU’ OLUŞUYOR
        Milletler, efsaneler üzerini kurulurlar. Ben, Massada ve Tel-Chai efsaneleri ile büyüdüm, Bu efsaneler, Yahudi ulusunun ruhunu ve vicdanını oluşturdular. (Tel - Chai’da tek kollu Josef Trumpeldor adında bir kahramanın önderliğindeki Yahudi savunmacılar, Fransa’ya karşı çarpışan Suriyeli savaşçılar tarafından öldürülmüşlerdi.) Cenin’de ve Arafat’ın Ramallah’daki karargahında yaşanan efsaneler, yeni Filistin ulusunun ruhunu oluşturacak.
        Her şeyi, sadece ateş gücü ve ceset sayısı ile ölçen ilkel bir askeri robot, bunu anlayamaz. Ama bir askeri deha olan Napolyon, savaşta moral kaygıların dörtte üç, askeri gücün ise dörtte bir oranında önemli olduğunu söylemişti.
        Bu perspektiften baktığımızda, Şaron’un savaşı nasıl görünüyor? Güçler açısından baktığımızda, denge ortada. Sadece birkaç düzine İsrailli ölmüş, Filistinlilerden ise yüzlerce ölü var. İsrail’de bir yıkım söz konusu değil. Filistin kentlerinde muazzam bir yıkım var.
       
İSRAİL ORDUSU NEFRETİ KÖRÜKLÜYOR
       Amacın, “terörün altyapısını çökertmek” olduğu söyleniyor. Ama bu tanımın kendisi bile saçma. “Terörün altyapısı” denilen şey, yüreklerinden isyan fışkıran dolu milyonlarca Filistinlinin ve on milyonlarca Arap’ın ruhlarında mevcut. Ne kadar fazla savaşçı ve intihar bombacısı ölürse, bir o kadarı onların yerini almaya hazır. İsrail’in dükkanlarından satın alınabilecek malzemelerle hazırlanan patlayıcı laboratuarlarını gördük. İsrail ordusu, bunların çoğunu ortaya çıkarmakla övünüyor. Zamanla sayıları yüzlere ulaşacak.
        Düzinelerle insan yollarda kanlar içinde yaralı yatarken ve İsrailli askerler, bu yaralılara ulaşmak isteyen ambulanslara ateş ederken, müthiş bir nefret oluşuyor. İsrail Ordusu, yüzlerce erkrek, kadın ve çocuğun cesetlerini gömerken müthiş bir nefret yaratıyor. Tanklar, evleri yıkıp elektrik direklerini ve su borularını tahrip ederken, binlerce kişiyi evsiz bırakırken, müthiş bir nefret yaratıyor.
       
ŞARON, ‘TERÖR ALTYAPISI’ OLUŞTURUYOR
        Bütün bu olup biteni gözleri ile gören bir Filistinli çocuk, yarın intihar bombacısı olacak. Böylece Şaron ve Genelkurmay Başkanı Şaul Mofaz, terörün altyapısını oluşturmuş oluyorlar.
        Bu süre içinde bir Filistin Devletinin ve Filistin Ulusunun temel taşlarını oluşturdular. İnsanlar, Cenin’deki savaşçılarına baktıklarında, onların tankların güvenliği içindeki İsrailli askerlerden daha büyük kahramanlar olduklarına inanıyorlar. Karargahında kuşatma altında olan liderlerini, televizyon ekranlarında mum ışığındaki o tarihi görüntüler içinde izledikçe, onu cepheden uzaklarda korumalarla çevrilmiş İsrailli bakanlarla karşılaştıracak ve ulusca gururları artacak.
       
İSRAİL VE YAHUDİLER YALNIZLIĞA İTİLECEK
        Bu maceradan İsrail için hayırlı hiçbir sonuç çıkmayacak. Aynen, Şaron’un daha önceki maceralarından çıkmadığı gibi. Çünkü, fikir aptalcaydı, uygulanışı zalimceydi ve sonuçları felaket olacak. Barış ve güvenlik getirmeyecek, hiçbir sorunu çözmeyecek, sadece İsrail’i yalnızlığa itecek ve dünyanın dört bir yanında Yahudileri tehlikeye atacak.
        Sonunda sadece bir tek şey hatırlanacak. Dev askeri gücümüz küçük Filistin halkına saldırmıştır. Liderleri alıkonulmuştur. Filistinlilerin gözlerinde -üstelik sadece onların da değil- büyük bir zafere dönüşmüştür. Modern bir David’in Goliath’a karşı zaferine...
       
       Çeviren: Zafer Arapkirli
       
       

* Uvi Avnery (İsrail’deki Gush Shalom adlı Barış Koalisyonu hareketinin kurucularından. 1923 yılında Almanya’da doğdu. 1933’te Hitler iktidara gelince Filistin’e göç etti. Irgun yeraltı hareketine katıldı. 1948 yılında Mısır cephesinde İsrail komando birliklerinin bir elemanı olarak savaşırken yaralandı. Siyasi ve eylemci ve gazeteci olarak Filistinlilerin hakları için mücadele ediyor. 1982’de Beyrut’ta cephe hattını geçerek Arafat ile görüştü. Oslo Barış anlaşmasını destekliyor. İsrail’deki M’ariv gazetesinin köşe yazarı. avnery@actcom.co.il )
       
    TOP5 İsrail hücum botu Gazze kıyısını vurdu  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları