Home page
Haber Menüsü


Bahçeli: AB raporu objektif değil
MHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, Avrupa Birliği Komisyonu’nun açıkladığı “Türkiye İlerleme Raporu”nun, “bazı yönleriyle objektif ve önyargısız bir değerlendirmeyi yansıttığını söylemenin güç” olduğunu bildirdi.
Ankara
AA
15 Kasım— Rapora , “hak verme” konusunda iktidar ortağı Mesut Yılmaz ile ters düşen Bahçeli, “eleştirilerin haklı bulunmasının ulusal programda ortaya konulan ortak siyasi iradeyi 8 ay sonra sorgulamak anlamına geleceği açıktır” dedi

   
 
       
    MSNBC News Sezer: Kopenhag kriterlerine uymalıyız
MSNBC News Kıbrıs'ta son şans-1
MSNBC News Kıbrıs'ta son şans-2 Çözüm siyasidir
MSNBC News İrtemçelik: Hükümetteki görüş ayrılığı AB'ye engel
MSNBC News Yılmaz:Türkiye AB ödevini yapmadı
MSNBC News Fogg: Türkiye alıngan olmamalı
MSNBC News 'İlerleme Raporu hilesiz boy aynası'
MSNBC News Vural: Kaybedecek zaman yok
MSNBC News Yılmaz: Rapordaki eleştiriler doğru
MSNBC News Dışişleri: Eksikleri gidereceğiz
MSNBC News Sezer: AB ilerleme raporu objektif
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Bahçeli, şunları kaydetti:
       “Türkiye, bu konulardaki haklı, yapıcı ve ölçülü eleştirilere her zaman açıktır. Ancak AB Raporu’nda, Türkiye’ye yönelik eleştiriler haklı ve geçerli dayanaklardan yoksundur. Türkiye, AB üyelik sürecinde her zaman samimi ve iyi niyetli bir yaklaşım sergilemiştir. 19 Mart 2001 tarihinde, hükümetimiz tarafından kabul edilerek AB’ye sunulan Ulusal Program’da, Türkiye’nin bu süreçte atacağı somut adımlar bu anlayışla ortaya konulmuş ve bu amaçla mevzuatımızda yapılacak değişiklikler bir takvime bağlanmıştır.”
       Türkiye’nin yoğun gündemine rağmen TBMM’nin çok kapsamlı ve özlü bir Anayasa değişikliği paketini, öngörülen takvim içinde kabul ettiğini anımsatan Devlet Bahçeli, Anayasa değişiklikleri ışığında bazı yasalarda yapılması gereken değişiklikler ve yeni düzenlemeler üzerinde çalışıldığını bildirdi. Başbakan Yardımcısı Bahçeli, şöyle devam etti:
       “Yapılan Anayasa değişiklikleri, temel hak ve özgürlüklerin alanının genişletilmesi ve bu çerçevede kültürel yaşam ve bireysel özgürlükler konularında AB Ulusal Programı’nda ortaya konulan taahhütlerle uyum içindedir. Aynı şekilde ölüm cezasının kaldırılması konusunda da Ulusal Program’da belirlenen çerçeveye uygundur. Bu bakımdan AB’nin Türkiye İlerleme Raporu’nda bu konularda yapılan değerlendirmeler ve yöneltilen tenkitler haksız ve mesnetsizdir. Bu eleştirilerin haklı bulunmasının, Program’da ortaya konulan ortak siyasi iradeyi 8 ay sonra sorgulamak anlamına geleceği açıktır.”
       
MHP YAPICI YAKLAŞIMINI SÜRDÜRECEK
       MHP’nin de AB ile ilişkilerin ve üyelik sürecinin sağlıklı bir zeminde ilerletilmesini samimiyetle istediğini vurgulayan Bahçeli, şunları kaydetti: “Önümüzdeki dönemde AB ile uyum sürecinde Ulusal Program’da yer alan hedef ve esaslar doğrultusunda daha ileri adımlar atılmasının gerektiği bilinmektedir. MHP’nin demokratikleşme, insan hakları ve temel özgürlükler konularına yaklaşımını belirleyen temel ilkeler, eşit vatandaşlar olarak Türk milletini oluşturan bireylerin onur ve hasiyeti ile milli birlik ve bütünlüğümüzün her şarttan korunması ilkeleridir. Devlet-toplum ilişkilerinin insan haklarına saygı zemininde ve demokratik esaslara uygun olarak şekillendirilmesi, Türk milletinin daha sağlıklı ve güçlü bir demokratik sistem özlemini de karşılayacaktır. MHP, bu konulardaki yapıca yaklaşımını önümüzdeki dönemde de sürdürecektir. Bu konularda, Cumhuriyet’in temel ilkeleri, devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğü ve üniter devlet yapısı çerçevesinde yapılacak düzenlemeleri MHP, kararlılıkla destekleyecek ve bunları etkin biçimde uygulanmasının da takipçisi olacaktır.”
       
KIBRIS’IN AB ÜYELİK SÜRECİ
       Bahçeli, raporda Kıbrıs konusunda yer alan ifadelerde Türkiye ve KKTC’ye yöneltilen eleştirilerin de “haksız ve geçersiz” olduğunu kaydederek, Kıbrıs sorununun çözümünde ilerleme sağlanamamasının temel nedeninin, “tüm siyasi ve hukuki unsurlar göz ardı edilerek başlatılan Kıbrıs’ın AB üyelik süreci” olduğunu belirtti. Bu noktaya gelinmesinin başlıca sorumlusunun AB olduğunu ve bu konuda Türkiye’ye söyleyebileceği fazla bir şey bulunmadığını ifade eden Bahçeli, şöyle dedi:
        “Türkiye, siyasi çözüm öncesi bölünmüş Kıbrıs’ın AB’ye üye alınmasını kabul etmeyecektir. Böyle bir gelişme halinde kaçınılmaz olarak almak durumunda kalacağı tedbirler esasen açıklanmıştır. AB’nin çok yönlü sonuç ve yansımaları olacak. Böyle bir noktaya gelinmemesi için gereken basiretle hareket edeceğine olan ümidimizi korumak istemekteyiz. Kıbrıs’ın bu şekilde AB üyeliği ile Türkiye’nin üyelik süreci arasında bir seçim yapmak, Türkiye’nin arzusu değildir. Ancak, Türkiye’nin, AB için Kıbrıs konusunda ödeyeceği herhangi bir bedel yoktur. Buna karşılık Kıbrıs için ödemeye hazır olduğumuz bedelin ise sınırsız olduğu bilinmelidir. AB’nin böyle bir denklemi Türkiye’nin önüne koyması, kendi çıkarlarına da hizmet etmeyecektir.” Devlet Bahçeli, Türkiye ile AB ilişkilerinin yapıcı bir zeminde ilerletilmesi için tüm taraflara önemli görev ve sorumluluklar düştüğünü vurgulayarak, “Burada çifte standartlara, ayrımcılığa ve önyargılı yaklaşımlara yer olmamalıdır. Türkiye bu konuda üzerine düşeni kararlılıkla yerine getirmeyi sürdürecektir. Aynı anlayışın AB’ye de hakim olmasını beklemek en doğal hakkımızdır” dedi.
       
       
    TOP5 Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları