| | | | Kadehlerimizi tokuştururken, iyi “Roş Haşanah” diledik birbirimize.
Roş Haşanah kutlamaları iki gün sürdü.
Sonra Yahudiler için başka bir kutsal gün geldi iki hafta sonra. Bütün günahlardan arınıldığı düşünülen Yom Kippur yani Kefaret günü. Oruç tutuldu.
Yom Kippur’da, televizyonlar, radyolar çalınmıyor. Yüksek sesle müzik çalmak, araba kullanmak yasak. Hiçbir iş yeri açılmıyor. Bir iş yerinin açılması da yasak. Her Cumartesi de hayat duruyor, en azından Kudüs’te. Yine her yer kapalı ama en azından televizyonlar var ve bir iki restoran. Ama Yom Kippur bambaşka. Burada yaşayan yabancı bir arkadaşımın dediği Yom Kippur, Yahudi olmayanlar için neredeyse sokağa çıkma yasağı gibi bir şey.
GÜNAHLARDAN ARINMA
Yom Kippur’dan önce, dindar Yahudiler, bir tavuk ya da horoz alıp, kurban edip O’nu ailelerinin başının üzerinde sallıyorlar. Böylece günahlardan arındıklarını düşünüyorlar. Bu törene, kaparot deniliyor. Ama bir kaparot töreni, burada İsrail güvenlik güçlerinin yüreğini ağzına getirdi.
Ürdün sınırı yakınlarında küçük bir uçak farketti güvenlik güçleri. O saatte orada olmaması gereken. Hemen jetler kalktı. Yere asker yığıldı. Uçak inmeye zorlandı. Uçak yere indiğinde bütün askerler silahlarını uçaktan ineceklerin üstüne doğrultmuş hazır bekliyordu. Uçaktan çıka çıka, bir haham, bir pilot ve bir sürü tavukla horoz çıktı. Haham, bütün bir şehre iyilik yapıp onları günahlarından arındırmak istemişti ama uçuş izni almayı unutmuştu.
BİR BAYRAM DAHA GELİYOR
Şimdi de Scut’a hazırlanıyor İsrail. Tam dokuz gün sürecek kutsal başka bir bayram daha. İlk günü ve son günü yine hiçbir işin yapılmayacağı, ateş yakılmayan iki gün daha geliyor. Ama şimdiden süslü çadırlar kurulmaya başlandı. Scut’da yemekler açık havada yeniliyor, çadırların altında. Aileler biraraya geliyor, birbirinden güzel yemekler pişiyor. Yahudiler, Mısır’dan çıktıktan sonra 40 yıl çöllerde dolaşırken, açık havada çadırlarda yemek yemişler. Bu sefer anılacak olan işte o günler...
Çatışmalar devam ediyor ama hayat da devam ediyor... | |
